Oct 17, 2017

KM-4

4. ÖNERMELER
Giriş
Önermeler (proposition), yargılarımızı dile getiren cümlelerdir. Her önermenin bir cümle olmasına karşılık, her cümle (sentence) bir önerme değildir. Mesela «kaleminizi alın!», «hava güneşli mi?» gibi ifadeler birer cümledir. Fakat bu gibi (emir, soru, dilek vs. bildiren) cümleler bir önerme değildir. Çünkü önermeler, bir yargı dile getirirler.
Her önermenin bir yargı dile getirmesine karşılık her yargı (judgment) da bir önerme olmayabilir. Çünkü bir ifadenin bir önerme sayılabilmesi için, bir özne ve bir yüklem ve bu iki terimi birbirine bağlayan bir bağlaçtan meydana gelmiş olması gerekir. Bu durumda, «iyi!», «güzel!» gibi ifadeler bir yargı dile getirmekle birlikte önerme sayılmazlar. Bir yargının önerme sayılabilmesi için doğruluk değeri taşıması gerekir. Doğruluk değeri ise, bir özne ve bir yüklem arasında ilişki kurmak suretiyle bir yargıyı dile getiren cümleler için sözkonusu olabilir. Yani kısaca, bir önerme, doğru veya yanlış değeri alabilen cümledir. Bu özellikleri dolayısıyla da mantığın konusunu oluştururlar.
4.1. Önerme Nedir?
Önermeler (proposition), yargılarımızı dile getiren cümlelerdir. Her önermenin bir cümle olmasına karşılık, her cümle (sentence) bir önerme değildir. Mesela «kaleminizi alın!», «hava güneşli mi?» gibi ifadeler birer cümledir. Fakat bu gibi (emir, soru, dilek vs. bildiren) cümleler bir önerme değildir. Çünkü önermeler, bir yargı dile getirirler.
Her önermenin bir yargı dile getirmesine karşılık her yargı (judgment) da bir önerme olmayabilir. Çünkü, bir ifadenin bir önerme sayılabilmesi için, bir özne ve bir yüklem ve bu iki terimi birbirine bağlayan bir bağlaçtan meydana gelmiş olması gerekir. Bu durumda, «iyi!», «güzel!» gibi ifadeler bir yargı dile getirmekle birlikte önerme sayılmazlar. Bir yargının önerme sayılabilmesi için doğruluk değeri taşıması gerekir. Doğruluk değeri ise, bir özne ve bir yüklem arasında ilişki kurmak suretiyle bir yargıyı dile getiren cümleler için sözkonusu olabilir. Yani kısaca, bir önerme, doğru veya yanlış değeri alabilen cümledir. Bu özellikleri dolayısıyla da mantığın konusunu oluştururlar.
Bir önermenin doğruluğunun tespiti mantığın konusu içine girmez. Bir önermenin doğruluğu gözlem, deney, hesap veya başka bir ya da birden çok yöntemle tespit edilebilir. Mesela, «kitap açıktır» gibi bir önermenin doğruluğu, yapılacak gözlemle, yani kitabın açık veya kapalı olmasıyla; «iyilik kaybolmaz» gibi bir önermenin doğruluğunun tespiti şahsi tecrübelerle; «iki kere iki dört eder» gibi bir önermenin doğruluğunun tespiti birtakım matematik işlemler sayesinde mümkün olabilir. Bu bakımdan, bir önermenin doğruluğunun tespitinde mantıkçının herhangi bir rol oynaması sözkonusu olamaz.
Mantıkçının görevi, bir veya birden çok önerme önerme ile bir veya birden çok önerme arasında çıkarım ilişkisi kurulmasına ilişkin kuralları ortaya koymaktır. Dikkat edilirse bu kurallar, mantıksal bir özellik taşımak durumundadırlar. Dolayısıyla da burada mantıksal özellikte bir çıkarım işlemi sözkonusu olacaktır. Kısaca, doğruluğu herhangi bir yolla tespit edilebilecek bir veya birden çok önermeden hareketle artık mantıkça doğru olması gereken önerme veya önermelere ulaşmak, mantığın temel konusu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Aşağıdaki bölümde klasik mantık açısından birden çok önerme arasından mantıkça ilişki kurulmasına olnak veren çıkarım kurallarının neler olduğu ele alınacaktır. Fakat daha önce, önermelerin mantık açısından çeşitlerinin ve özelliklerinin neler olduğu üzerinde durulacaktır. Zira bir önerme, sahip olduğu (mantıksal) özellikler çerçevesinde yeni önermelerin elde edilmesine imkân verebilir. Dolayısıyla da sonraki adımda önermeler arasındaki eşdeğerlik ilişkisini kurmamıza olanak veren (mantıksal) kuralları ortaya koymak mümkün olur.
Önermeler günümüzde de ayrı bir araştırma konusu olarak karşımıza çıkmaktadır. «Önermelerin mahiyeti nedir?» sorusu, üzerinde durulan başlıca problemler arasında yer almaktadır1

Bölüm Özeti
Önermenin tanımı yapılarak, önerme-cümle ayrımı örneklerle anlatılmış ve mantıktaki yeri işaret edilmiştir.
Kaynakça

No comments:

Post a Comment